Şereften yoksun olanların çok
fazla olduğu bir dönemde yaşıyoruz Öyle insanlar var ki şerefsizlikte
birbirleriyle adeta yarışıyorlar... Bunlardan biri "Keşke Yunanistan
savaşı kazansaydı" derken, bir diğeri "1924 yılında Çanakkale''de
Bursa'da Camiler kerhane olarak kullanıldı" demek zavallılığında bulundu.
Daha doğrusu şerefsizliğinde bulundu... Bir başka şerefsiz Atatürk'ün
Çanakkale'de siperdeki resmini koyup montajla bira kutusunu yerleştiriyor ve
Atatürk'ün "cephede iken bira içtiği" manşetini atıyor. A be
şerefsiz, o dönemde EFES PİLSEN birası var mıydı? Sen kuş beyninle bu milleti
kandıracağını mı zannediyorsun. Evet, sana inananlar olur ama Çanakkale'de,
Bursa'da 1924 yılında Camiler Kerhane olarak kullanıldı diyen Yrd. Doç.Abdullah
Akın ile "Keşke Yunanistan Savaşı kazansaydı" diyen onursuzun biri
olan Kadir Mısırlıoğlu isimli Şerefsizler inanır... Bunların ardı arkası
kesilmiyor bir bakıyorsunuz facebook da
Serap Albayrak (Reis) (sahte isim olabilir hatta konulan resim de sahte
olabilir hatta Aktroll bile olabilir) şöyle diyor/yazıyor “Atatürk’ün sünnetsiz
olduğunu hepimiz biliyoruz” behey sersem sana ne desem yakışır bilemem ama
sormak isterim: Ne zaman bu mübarek adamla birlikte oldun ki sünnetsiz olduğunu
biliyorsun?. Sen de utanmak, arlanmak yok mu? Hiç mi aile terbiyesi almadın?
Hiç mi şerefin Ş harfinin yanından geçmedin. Seni yönlendirenlere “Ben
şerefsizlik yapamam” diyebilmen o kadar zor mu? Yoksa bir korkunuz mu var?
Hele şu ilahiyatçı olan ve Çanakkale
Üniversitesinde görev yapan adama ne demeli!
Adı Yrd. Doç. Abdullah Akın! Bu adam Atatürk'ün koyduğu ilkeler
doğrultusunda eğitim verildiği dönemde okulları bitirecek ve üniversite
öğrenimini tamamlayacak, sonra da çeşitli sınavlardan geçerek Üniversitede
öğretim görevlisi/üyesi olacaktır. Yani aydın insan olarak toplumu yönlendirecek,
öğrencilerini aydınlık yarınlara taşıyacak bilgilerle öğrencilerini donatacak,
ilahiyatçı olarak safsatalardan uzak, İslami ve insanı değerleri öne çıkararak
örnek olacak yerde, ülkenin milli değerine kin kusacaksın.
İlahiyatçı olarak “öleni hayırla anın” prensibinden haberin yok mu? Ölenin
arkasından iftira atanlar “Ölmüş anasının babasını etini yer” gibi kabul edilir
prensibinden de mi haberin yok.Sen nasıl ilahiyatçısın?
Atatürk’e olan kinini kendisine din
yapan Yrd. Doç. Abdullah Akın, tarihçiler sana daha iyi yanıt verirler
şüphesiz. Atatürk dönemi tarihçisi Sinan Meydan gereken yanıtı sana verdi. Ama
sen de Sinan Meydan'ın söylediklerini anlayacak, algılayacak kafa ve beyin yok
ki. Senin beynin de kalbin gibi müptezel.
Düşünüyorum da galiba boşa yazıp
duruyoruz. Zira eski başbakanımız bir konuşmasında “İki ayyaşın yaptığı yasa
muteber oluyordu…” (Burada Atatürk ilme İnönü kast ediliyor) dedikten sonra,
diğer kişiler elbette ki bu tip söylemlerden cesaret alarak, çok daha ağır
söylemlerle hakaret etmeye devam edeceklerdir, ediyorlar da çok yazık.
Unutmayalım ülkemizdeki yasalardan
biri de ATATÜRK KORUMA YASASI’dır . Madem bu kadar yoğun Atatürk düşmanlığı
yapılacak ve bu yasa hükümleri uygulanmayacak o zaman bu yasayı TBMM getirin de
yeni bir yasa ile ortadan kaldırın. Bu yasayı ortadan kaldırın ki aleyhte
konuşacaklar daha rahat yazıp çizsinler.
Bir önerim de ATATÜRÇÜ DÜŞÜNCE
DERNEĞİ’ne. Dernek yetkililerinin gerekeni yapması beklenir. Bu gibi insanların
takibi ve yasal yollara başvurularak cezalandırılmaları yoluna gitmeleri
gerekir.
Önerim; Atatürkçü ve Cumhuriyet
sevdalılarının bu adamları sanal yoldan twit ve yorumlarla, eleştirisel paylaşımlarla
susturma yolunu tercih etmeleridir. Belki hata yaptıklarını anlarlar... İmana
gelmezlerse de belki susmayı öğrenirler.
28.02.2018
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder