30 Ağustos 2011 Salı

SORUN ÇOK SORUMLU YOK!

Bazıları çok konuşuyor, susturulmalı! Nasıl susturulmalı? Onu da susturacak

olanlar bilir! Kim mi susturulacak, Televizyonları izleyenler, basını yakından takip

edenler bunu bilir: Sadece bir iki önemli ismi aktarmak isterim: Ulusal Kanalda

program yapan Sabahattin Önkibar mutlaka susturulmalıdır. Müthiş bir performansla Başbakan Recep Tayip Erdoğan’a yükleniyor. İşte söyledikleri: Papadrau Erzurum’da Türkiye’yi aşağılıyor, hakaret ediyor, yanında ayakta dimdik duran Başbakan ağzını açamıyor! Yunan Cumhurbaşkanı ile Güney Kıbrıs Cumhurbaşkanı bir araya geliyor, diplomatik çevreleri ayağa kaldıran ağır hakaretlerde bulunuyor Ne Cumhurbaşkanı

Abdullah Gülden ve nede Başbakan R. Tayip Erdoğan’dan ses yok! Bu kadar korkmak

olur mu? Yahu yakın tarihi okuyan bir siyasetçi “Yeni bir dünya kurulur Türkiye’de

orada yerini alır” sözlerini söyleyen İnönü’yü hatırlar da iki söz eder! Nerde?

Nihat Genç, televizyonda konuşan son iki üç yılın en popüler adamı! Ne pervası

ve ne de korkusu var! Hak bildiğini söylüyor, gürül gürül akıyor. Adeta bir şelale! Ne Cumhurbaşkanı, ne başbakan ve ne de hükümetin diğer üyeleri onu ilgilendiriyor. Tek

ilgili olduğu şey, meydana gelen olaylar ve onların muhatabı. Cumhurbaşkanı da olsa, Başbakan da olsa, vali de olsa, belediye başkanı da olsa ağzına geleni söylüyor, kinini

değil, doğru bildiklerini peşi sıra kusarak “Kendinize gelin ey sorumlular” demek istiyor.

Sözcü Gazetesinde Emin Çölgaşan, Necai Doğru, Mehmet Türker, Aytun Çıray, Mehmet Şehirli susturulacakların başında yer alıyor! Neden mi? Neden olacak! Doğruları yazıyorlar da ondan!

+ + +



Aslantepe Stadı merasimle açıldı. KOBİ Başkanı, konuşmasında kinini kustu.

Bunlar İslâmi inançı olan adamlar ya! İslâmi inanışta ölünün arkasından konuşmak

yok! Fakat TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar Stat açış konuşmasında G.Saray’ın

rahmetli başkanlarından Özhan Canaydın’a veryansın ediyor utanmadan! Futbol seyircisi duyarlıdır, durur mu hemen cevabını verir. Islıkla çalıyor, yuhalıyor ve protesto ediyor.

Başbakan R. Tayip Erdoğan, TOKİ başkanı ve zevat stadı terk ediyorlar. Adamlar futbol seyircisini susturacaklarını sandılar . “Ananı da al git” diyeceklerdi ama kendileri gittiler! Hırsını alamayan Başbakan ve yardımcıları, milletvekilleri dahil ağza alınmayacak

sözleri G.Saraylılar ve seyircileri için söylediler peşi sıra. Taraftarlar durur mu? Üç ezeli

rakip taraftarı örnek bir birliktelik sergileyerek protestolarını sokağa taşıdılar. Böylece afta tafra satanlar, üç büyük kulüp taraftarının kenetlenerek yaptığı muhteşem protesto ile cevaplarını aldılar!

+ + +



Yaz ayları Sarıyer’in şenlik ayı sayılır. Mevsim itibariyle bunaltmaz, boğaz

rüzgârı mükemmel serinlik getirir. Bu nedenle bilhassa öğleden sonraları Sarıyer

dışından gelen çok olur. Ama geldiklerine de geleceklerine bin pişman olurlar.

Kocataş önünden Sarıyer çarşısına gelinceye; R. Kavak’tan Büyükdere’ye gidene

kadar akla karayı seçerler! Trafik gelen gidenin anasını ağlatır. Şimdi kış: Kalabalık

yaz gibi değil ama trafik sorunu yine en üst düzeyde! Bir Allah’ın kulu çıkıp da ne

oluyor demiyor, diyemiyor, bir araya gelip bir eylem yapamıyor! İstemeden vermek

Allah’a mahsus. Yahu Kaymakamlıkta Sarıyer’den gitti, artık değil sesimizi duyurmak,

top atsak işittiremeyiz yetkililere! Sarıyer’in; Büyükdere’den R. Kavağa kadar kader bu mu olmalı?

Olaylar ortada: SORUN VAR SORUMLU YOK.

Yazan İbrahim BALCI

Hiç yorum yok: