Sarıyer Spor Kulübü olağan genel kurulu yapıldı. Enteresan olan ilklere
sahne olması ile Sarıyer tarihine damgasını vurdu. Bu ilkleri şöyle sıralayabiliriz:
1) Genel kurul ilk defa, kapalı salon veya dershane dışında, kulüp yönetim kurulu odasında toplandı,
2) Genel kurula aidatını yatırarak katılan üyelerin sayısı, aidat yatırmadan genel kurula katıların sayısından azdı,
3) İlk defa bir genel kurul başkanlığını, hesap vermekle yükümlü olan yönetim kurulu asil üyelerinden biri üstlendi,
4) İlk defa denetleme kurulu asil üyesi biri genel kurul divanında görev aldı
(Yönetim ve denetim kurulları İbra edilmiş yani aklanmış bile
değildiler)
5- İlk defa bir genel kurul üyesi “Beni alkışlayın” diyerek üyelere sitem
etti.
6- İlk defa yönetim kurulu raporu değilde eski yöneticiler, genel kaptanlar
ve tüzük hükümleri eleştirildi.
7- İlk defa, genel kurula korumaları ile gelen eski yöneticilerden ve bir
süre vekaleten başkanlık yapan Salih Acarel kulüple ilgili olmayan
konuşması nedeni iye “Konuya gelsin” diye kongre başkanını ikaz eden
İbrahim Balcı için korumalarına “Bunu dışarı atın” emrini verdi (Sanki
Gücü yetecekmiş gibi, üyeler gerekli yanıtı verdiler ve korumalar salon
dışına çıkarıldı),
8- İlk defa, istifa ederek yönetim kurulundan ayrılan bir üye, yönetim
kuruluda değil de yıllarca kulübümüze genel kaptan olarak görev yapanlara eleştiride bulundu,
9- İlk defa, kurumlaşacağız iddiası ile didinen bir başkan yeni dönem için
İkinci Baştanlığa “Fit” oldu, isteği kabul edilmeyince yönetime girmedi.
10- İlk defa bir başkan, üç dört kişinin yanında bir soruya karşılık “Teknik
direktörün istifasını bekliyorum” demiş, istifa gerçekleşince ben böyle
bir istekte bulunmadım, kendisi istifa etti diyerek, başkana yakışmayan
bir tutarsızlık göstermiştir.
Genel kurulda enteresan bir konuşmacı vardı Metin Ünlü! Hukuk adamıdır. Önceleri TFF da görev aldığını ifade eden bu hukuk adamı “Genel Kaptanlık” görevinin kaldırılması için şöyle diyor: “Genel kaptanlık kaldırılmalıdır. Bu görevi her zaman futbolcu eskileri alıyor. Hepsi dogmatik, hepsi eskiye dönük, çağdışı düşünüyorlar, bir şey bilmiyorlar, maçları izlemiyorlar, futboldan anladıkları yok! Kaldırılsın bu görev, menajerlik sistemi getirilsin”. Hukukçu bir insan böyle mi konuşur! Konuşmalarında saygılı olmak zorunda değil midir? Buyurun imamın cemaat önünde yellenmesine!
Konuşmacı şunu bilmelidir: Bu kulüpte genel kaptanlık yapanların her biri yüz okkanın üzerinde ağırlığa sahiptir. Hem bilgili ve hem de akil adamlardır. Futbol yüreklerinde kor, iliklerini meşin yuvarlaktır. Bu genel kaptanlardan biri vardır ki, konuşmacının görev almakla övündüğü Türkiye Futbol Federasyonu adına Teknik Direktörlük, Antrenörlük kurs ve seminerleri düzenlemektedir. Bundan dahi haberin yoktur. Bu kişinin adı Baba Kenan’dır.
Bir diğeri, 12 yaşında giydiği lacivert beyazlı formayı onlarca yıl taşımış ve bir on yıl da yönetici ve genel kaptan olarak hizmet etmiştir. Yüreği ile kafası ile bileği ile bu işin ehlidir. Sarıyer takımında şampiyonluklar yaşamış çok önemli futbolculardan biridir. Futbolu da bilir, saygıyı da bilir, insanlığı da bilir, doğruluğu da! Nedense sizlere yaranamamıştır. Çünkü siz bu işten anlamıyordunuz! Bu şahsın adi Eyüp Şengün’dür.
Gelelim bir diğerine! Yani senin beğenmediğin genel kaptanlardan birine! Bu da 12 yaşında lacivert-beyazlı formayı giymeye başlamış, yaş gruplarında oynadıktan sonra profesyonel takımda yer almış ve takımının şampiyonluğunda ter dökmüştür. Sonra Fenerbahçe’ye transfer olmuş iki yıl bu takımda Didi’nin öğrencisi olarak modern futbolu talim etmiş çifte şampiyonluk yaşamıştır. Bilahare Trabzonspor’a gitmiş burada bir başka efsane teknik direktörün yani Ahmet Suat Özyazıcı’nın öğrencisi olmuş, yine üst üste şampiyonluk yaşamış, en büyük kupaları havaya kaldırmıştır. Sonrasında Karabük ve tekrar Sarıyer! Sarıyer’de bir yıl yardımcılık ve sonra tam 23 sezon genel kaptanlık. Üçüncü Türkiye Liginden I. Türkiye Ligine yükselene kadar, Balkan Kupası alınana kadar Sarıyer takımının tüm başarılarına ilk imzayı atan olmuştur. Ayrıca üç kez milli forma giymiş, 15 yıldan fazla Futbol federasyonu delegesi olarak Sarıyer’i temsil etmiştir. Yetmemiş II. Türkiye Ligi Kulüplerinin de sözcülüğünü yapmıştır. Türk Futbol Vakfı’nın kurucu Üyesidir, Profesyonel Futbolcular Derneği ve Futbol Adamları Derneği üyesidir. Bu kuruluşlardan defalarca başarı ödülü almıştır. Kamp ve toplantı yaptığınız binaların sıfırdan o hale gelmesi O’nun eseridir. Bu şahsın adı da “Küçük Eyüp’tür yani Eyüp Odabaşı!
Bu konuşmacı arkadaş seçildiği günden, istifa edip ayrılana kadar kulübe ne verdi? Öğrenmek isterim. Hesaplarda 5.96 (beş lira doksan altı kuruş) verenin ismine rastladık ama O’nun bir kuruş verdiğine rastlamadık. Bu ne demektir? Hal böyle iken genel kurulda ahkam kesmesinin anlamı nedir? Çekememezlik, kıskançlık, doyumsuzluk, hazımsızlık değil midir? Değilse birileri tarafından kullanıldığı kesindir!
Horoz gece yarısı öter sabah olduğunu zanneder. Öyle olmuş olacak ki Sayın Mustafa Hepanıl, yapacağı konuşmayı birileri tarafından terslenince Metin Ünlü’ye yaptırmış olacak!!! Koku onu gösteriyor. Şu bilhassa unutulmasın; o gün konuşmalara çok ağır yanıt verilmediyse, büyük olaylar meydana gelmediyse, beğenmedikleri yöneticilerin kulüp sevgisi nedeniyledir. Çünkü genel kurul dağılabilir, kaybeden sevdikleri Sarıyer Spor Kulübü olabilirdi.
Şunu da çok merak ediyorum: Kurumsallaştık ya! Yaşam sigorta yaptırıyoruz ya! Bu sigorta şirketi kimin acaba! Sakın kulübümüz kullanılmış olmasın! Hadi hayırlısı!
Evet bir genel kurul böyle geçti. Yeni yönetim kurulunda deneyimli arkadaşlarımız var, başarılı olacaklarına inanıyoruz. Kısa sürede teknik kadronun saptanması ve transfer çalışmalarına başlanması gerekiyor.
Vakit erken, mali konularda büyük sıkıntı olmaz ise en iyi transferlerin yapılacağı ve güçlü kadro oluşturulacağı inancını taşıyorum. Başarılar diliyorum.
İbrahim BALCI.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder