Yerel seçimler yaklaştı. Siyasi partilerde heyecan son safhada! Belediye başkanlıklarına olduğu kadar meclis üyeliklerine de anormal müracaat var!
Hizmet aşkıyla yapılıyor başvurular! Seçilenler bütün güçleri ile semtin sorunları ile uğraşacak; asla yakın, arkadaş ve komşu gözetmeksizin herkese eşit davranacak!
İki parti dikkat çekiyor Sarıyer’de: AKP ve CHP! Bu iki partiye Belediye Başkanlığı ve Belediye Meclis Üyeliği için başvuranların sayısı TBMM üye sayısına ulaşmıştır her halde! Keşke İlçenin nüfusu daha fazla olsa da başvuranların hepsi seçilebilse!!!
Esas mücadele Belediye Başkanlığı için! AKP de deprem oldu! Başarılı olduğu iddiası ile bütün sokakları, köşe başlarını, bilboordları reklamlarla donatan Yusuf Tülün devre dışı bırakıldı. Neden, niçin? Akıl alacak gibi değil! Oysa seviliyor, takdir ediliyor havası hakimdi Sarıyer’de, ama ters tepti. Bence birkaç büyük hata yaptı. Yusuf Tülün kabul etmese de ben öyle düşünüyorum: Şöyle ki; Çevresini dar tuttu, kadrosunu genişletmedi. Beklenti içinde olanlar pusuya yattı! Yetmedi, kendine mesafeli gördüğü muhtarları yok saydı. Sarıyer’in, en büyük gücü olan SARIYER SPOR KULÜBÜ’ ne beklenmedik şekilde tavır koydu! Bu olay unutulmadı. En basitinden kulübün davalı konularını iyi veya kötü sonuçlandırsa da, sonunda yaptığı anormal derecede ters tepti. Sarıyer’in kamp binası önündeki antrenman sahası ile halı sahanın bulunduğu alanı Belediye adına İSKİ’den kiralayarak kulübü çok güç durumda bıraktı. Yapacağı şey; Kiralamayı müteakip buraları bir protokol ile Sarıyer Spor Kulübüne devretmekti! Bunu yapmadı, bir yerde “İpler (yetki) elimde kızdırırsanız, sizi sahaya sokmam” kozunu elinde tuttu! Kulübün başarılı olması yolunda beklenen performansı göstermedi. Bilhassa, kulübün gecesine söz verdiği halde katkı vermedi! En kötüsü de Tahsin Salihoğlu ile ters düşmesi ve onun gücünü hesaba katmaması! Böyle olunca da olan oldu!
AKP nin Sarıyer’deki Başkan Adayı M. Akif ŞİŞMANOĞLU! Her başkan adayı gibi cana yakın ve sempatik görünüyor! Peki nasıl tercih edildi? İşte bir sorun! Ne zamandan beri Sarıyerlidir? Duyum doğru ise iki üç yıl önce Yeniköy’e gelip yerleşmiş! İki yıl içinde gelen bir kişi başkan adayı olabiliyorsa, bir bit yeniği var diye düşünülebilir! Ama unutulmasın İl Yönetiminde Sarıyer bölgesine bakması, Sarıyer’i tanımasına yeter her halde.
Diğer adaylar hiç dikkate alınmamış! Oysa Ali Düşmez kolay gözden çıkarılmamalıydı! Hele AKP'nin en güçlü aday adaylarından biri olan ve yıllardan beri Sarıyer İlçe Teşkilatının yükünü sırtında taşıyan Nurettin Çelik büyük seçmen potansiyeline karşın gözden çabuk çıkarıldı Bu olayda hayal kırıklığı yarattı.
CHP de savaş bütün hızı ile devam ediyor. Bir aydan beri “Ha bugün, ha yarın” açıklanır beklentileri usanç haline geldi. Hala kabus devam ediyor. Sedat Özsoy mu, Gökhan Zeybek mi, Erdal Sarıgöl mü, Şükrü Genç mi? Aslında dört iyi isim. Birinden birinin tercihi çok önceden yapılıp ilan edilmeliydi. Bu arada Dr. Cengiz Alp da unutulmamalıydı.Seçimin tepeden inme ve tayin ile yapılacağı ortada iken neden bu kadar beklenildi anlamak mümkün değil! Duyumlar, şudur budur irdelemeden, hiçbir ismin üzerine durmadan, en iyisi bulunsun derim!
Ama Dr. Cengiz Alp konusunda duyarlıyım! Çok sevdiğim, takdir ettiğim, mükemmel bir CHP dir. Nasıl oldu da DSP den aday oldu, anlamak mümkün değil. Bu akil adam, Mustafa Sarıgül’ün “Gel DSP ye” demesi ile gitmez! Peki neden gitti! Daha önce aday olmuştu. Tabii ki ikinci kez aday olabilirdi, olmalıydı! Çıkan sonuca da katlanmalıydı. DSP ye gitmekle yanlış yapmadı mı? Adaylığını sürdürür ve seçime girerse, seçilme şansı olmadığını bildiği halde, üç beş bin kendi oyunu peşinden sürüklerse bir bölen ve gerçek partisini yıkan insan olmayacak mı? Bunu hem kendi vicdanına ve hem de eşine dostuna, ona saygı ile bağlananlara nasıl anlatacak!
Hani nerede CHP nin aklı başında adamları? Neden olayın üzerine gidip Dr. Cengiz Alp ile görüşmüyor! Dr. Cengiz Alp’in adaylığı geri çekilirse AKP ve CHP arasında mükemmel bir mücadele olur. Aksi halde AKP işi alıp götürür! Biliyorum buna da en çok Dr. Cengiz Alp üzülür! Ama üzülmekle de olmuyor ki!
Sarıyer’de elbetteki diğer partilerin de adayları var ama seçilemeyeceklerini biliyorlar. O nedenle rahatlar.
Yazımın sonunda beklediğimi söyleyeyim de rahatlayayım: 1) Sarıyer Spor Kulübüne yardımcı olmayan Belediye Başkanı istemiyorum (Diğer kulüplere yardım eden Belediye Başkanlarını biliyorum da ondan), 2) Merkez Sarıyer’e el atmayan sorunları ile ilgilenmeyen Belediye Başkanı istemiyorum, 3) Sarıyer’e, turistlerin de yararlanabileceği bir tuvaleti acilen yapmayan Belediye Başkanı istemiyorum, 4) Yıktırılan Balıkçılar çarşısını, münasip bir yere yaptırmayan Belediye başkanı istemiyorum.
DAHA DOĞRUSU SARIYER’E SARIYERLİ GİBİ BİR BELEDİYE BAŞKANI İSTİYORUM!
İbrahim BALCI
27.01.2009
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder